Ortada bir sorun, bir karışıklık olmadığı durumlarda bir şirketi ya da bir ülkeyi yönetmek çok kolaydır. Yönetim ilkelerini ve kurallarını uygulayan herkes, yönetmeyi başarır. Ama hayat çoğu kez böyle değildir. Şirketler de ülkeler de zorluklar yaşar, engellerle karşılaşırlar. İstikrar arzu edilen bir durumdur ama sürekli olması mümkün değildir. Hayatın döngüsü gereği her istikrarlı ortam önce bozulur sonra olağandışı dönemler yaşanır ve en sonunda yeni düzen kurulur.
İşte bu olağandışı dönemleri yönetmek için liderliğe ihtiyaç vardır. Peki liderlik nasıl öğrenilir? Liderlik, eğitimle herkesin edinebileceği bir yetkinlik midir?
Elbette liderlik ilkelerini bir insana öğretmek mümkündür. Deneyimli bir lider, bildiklerini başkalarına aktarabilir ama çoğu zaman çalkantılı dönemleri yönetmek için insanın başkalarından öğrendiği bilgiler yetersiz kalır. Bu nedenle liderliğin gerçek okulu hayatın kendisidir.
Dov Frohman, zorluk çekmeden, engellerle karşılaşmadan; bunları aşmak için bir mücadele vermeden hiçbir insanın liderliği öğrenemeyeceğini söyler.
Liderlik insanın yaşadığı zorlukları aşarken öğrendiği bilgi ve edindiği deneyimdir. Liderlik,
- Bir hedefe sahip olmayı,
- Belirsizliği kabullenmeyi,
- Farklı düşünmeyi, yaratıcı olmayı,
- Sezgilerle karar almayı,
- Cesareti ve risk almayı gerektirir.
Bunu yapmak için insanın mevcut koşullara boyun eğmemesi, yarının daha güzel olabileceğini düşlemesi ve oraya varabilmek için düşündüklerini uygulama kararlılığı göstermesi gerekir.
Aslında pek çok insanın içinde bu “kahramanlık” vardır ama çoğu kurumun yapısı insanın içindeki bu özelliğin ortaya çıkmasına izin vermez. Oysa şirketlerin bunun tam tersini yapmaları, sert bürokratik yapılar yerine, insanların kendileri gösterebilecekleri ortamlar yaratmaları gerekir.
Şirketlerin, insanların içindeki liderlik potansiyelini ortaya çıkaracak koşulları hazırlamaları, yöneticilere daha fazla karar alma serbestliği tanıyarak onların kendi hatalarından ders almalarını sağlamaları gerekir.
Liderliği öğrenmenin kısa yolu yok maalesef. İnsan ne kadar zorluk çeker ne kadar engel aşarsa, kendini hayata o kadar güçlü hazırlar. Her şirketin yöneticilerine ve yönetici adaylarına bu mücadele gücünü aşılaması ve onların kendi “kişisel bilgeliklerini” edinmelerine imkân sağlaması gerekir.
Liderlik, insanın zorluklar karşısında, sergilediği tavır ve davranışlarıyla geliştirdiği bir yetkinliktir. Doğuştan sahip olunan özellikler, bir liderin gücünü belirlemeye yetmez. İnsan kendini geliştirerek, zaman içinde olgunlaşıp ustalaşarak liderlik özellikleri edinir. Bu nedenle liderlik insanın okulda değil, hayat içinde öğrendiği bir beceridir.
Jeffery Pfeffer’e göre liderlik, bir insanın–temel ahlak ilkelerinden sapmamak kaydıyla- hedeflerine ulaşmak için duruma ve koşullara uygun davranabilmesidir. Liderlik sonuç almak için gerektiğinde esneyip taviz vererek uzlaşma sanatıdır. Liderlik, hangi yöntemin nerede, nasıl işe yarayacağını kestirme sanatıdır. Bütün liderler, nerede masaya yumruk vurup, nerede taviz verip uzlaşacaklarını bilirler.
Bu nedenle liderlik her zaman pragmatik olmayı gerektirir. Bazı durumlarda liderin sonuç almak için ideal planından sapması ve içinde bulunduğu duruma göre davranması gerekebilir. Liderlik, ilkelere dayanan ama doğaçlama icra edilen bir iştir.
Her kurumun kendi liderlerini geliştirmek için onlara serbestlik alanları tanıması gerekir. Geleceğin liderlerinin bugünden yetişmesi için onların kendi yönettikleri alanlarda kendi yanlışlarını yapmalarına, kendilerini geliştirmelerine imkân vermek gerekir.
Özellikle ekonomik daralma gibi değişim dönemleri, yeni liderlerin ortaya çıkması için çok uygun dönemlerdir. Şirketlerin bu fırsatı değerlendirmeleri gerekir.
temelaksoy.com
Anahtar Kelimeler: Lider Kimdir , Nasıl Lider Olunur , Liderin Özellikleri