Satış nedir? Kime, nasıl satış yaparız?
Aslında birçoğumuzun tereddüt edip yaklaşmaya çekindiği bir konu olan satış günlük hayatımızın bir parçasıdır. Arkadaşlarımızla otururken bir fikir satar, yemek tavsiye ederken önerimizi satarız..
Bir öğretmenin bilgisini öğrencilere sunması gibi, kardeşimize birşey öğretmeye çalışırken sarfettiğimiz çaba gibi, bir ürün satın alacak arkadaşımızı yönlendirmeye çalıştığımız gibi gün içinde sürekli yaptığımız 'satış' işinden neden korkarız?
İnsanların bize karşı bakış açısı, hayatımızın yönünü değiştirecek kadar bizi etkiler. Doğru bildiğimizi söylemekten korkar, yaşamaktan çekiniriz. İnsanlara faydalı olabilecekken kendimize dahi boş bir hayat sunarız. Bu kendi bilgimizden emin olmamaktan, kendimize karşı olan özgüven eksikliğinden kaynaklanır.
Düşünün ki bir tarih öğretmenisiniz. Tarihi en ince detayına kadar araştırmış, eğitimini almış, bilgi sahibi birisiniz. Sizin konuştuğunuzu sorgulayacak insanın karşısında en çok konuşacak ve doğru olanı sonuna kadar savunacak biri olursunuz değil mi? Aslında yaptığınız şey bilginizi satmaktır. Tıpkı bugün satış alanında çalışan birçok insan gibi. Siz ne kadar bilgi sahibi olursanız o kadar güvenilir olursunuz. Satış yapmak istiyorsanız insanlara bu güveni vermeniz gerekir. Bu güveni verebilmekte en başta kendinize güvenmekle gelir.
Satış, bir ürün ya da hizmetin, doğru zamanda, doğru mekanda, en uygun kişiye, doğru yöntemlerle bir bedel karşılığında el değiştirmesidir.
İhtiyaçlarımız sınırsız ve kaynaklar kısıtlıdır. Her zaman herşeye ihtiyacımız olabilir. Bu yüzden bizim asıl sormamız gereken sou "insanlar neden satın alır?" olmalıdır.
İnsanlar ya ihtiyacı olduğu için ya da satın almaları gerektiğine ikna oldukları için satın alırlar. Bundan dolayı insanların neden satın almak istediklerini düşünürsek satış sürecini daha olumlu sonuçlar alarak bitirebiliriz. Bu durumda insanların sattığımız ürüne neden ihtiyaç duyabileceğini düşünerek hareket etmek her iki taraf içinde daha doğru sonuca ulaşmak için en önemli etkenlerdendir.
Bunun yanında bir insanın ürününüzü satın aldığında kazanabileceği faydalarının yanında, satın almadığı zaman neler kaybedebileceğini göstermekte en önemli stratejilerden biridir.
Doğru zamanı, doğru mekanı ve doğru kişiyi bulduğunuzda dahi bu konularda yetersiz bilgiye sahipseniz eğer, siz o insana birşey satmaya çalıştığınızda karşınızdaki insanın olumsuz fikirlerini satın alırken bulursunuz kendinizi.
İnsan birşeyi satın almaya karar verirse artık kimden satın alacağını düşünmeye başlamış demektir. Kendinizi ele alarak düşünün. Bir bilgisayar alacaksınız önce hangi markayı alacağınızı düşünürsünüz. Sonra bunu nerden alacağınıza karar verirsiniz. Bunları düşünürkende en çok güven duyduğunuz yeri tercih edersiniz. Bu yüzden insanlar her zaman güven duydukları insanları tercih ederler. Eğer siz güvenilir biri olursanız, insanlar birşey satın almak istediğinde ilk akla gelen kişi siz olursunuz. Aslında yaptığınız şey ürününüzü satmadan önce güveninizi satmaktır.
İnsanlar daima konusunda uzman kişileri tercih etmek isterler. Çünkü bu güven verir. Güçlü insanları tercih ederler. Çünkü güvenle iletişim kurar, çalışırlar. Dolayısıyla, öncelikle bizim alanımızda bilgi sahibi olmamız gerekir. Bilginin gücünü söndürebilecek hiçbir etken yoktur. Bilgi her yerde konuşur, bilgi her yerde özgüven sağlar, bilgi her fikri ve düşünceyi satar. En önemlisi bilgi güven verir.
Unutmayın, insanlar her zaman birşeyleri satın almaya ihtiyaç duyar. Önemli olan şudur ki insanlar birşey satın almaya karar verdiğinde tercih ettiği kişi 'biz' miyiz?
Önce kendimize emek verip, insanlara kendimizi satmalıyız. O zaman her zaman tercih edilen insan biz oluruz.
