Network marketing sektöründe legal ve illegal şirketler..
Günümüzde internet üzerinden erişim olanaklarının artması ile birlikte, internet üzerinden kazanç alternatifleri yaratan iş modelleri de geliştirilmiştir. Teknolojik gelişmeler ve inovasyon teknolojileri –innovation Technologies- konusundaki gelişmeler yakın bir gelecekte yeni bilinmezleri hayatımıza sunacağa benziyor. Bakınız bundan yıllar öncesini hatırlayın TITAN diye bir kelime sözlülüğümüze girdi ve sürekli konuşur olduk. Aslında Titan kelimesi antik Yunan Mitolojilerinde geçen bir kelime olup, Türkçe karşılığı en dar anlamıyla “devasa büyük, muazzam çaplı, erişilmez büyüklükler için ifade edilen” bir anlam taşımaktadır. O halde, Network Marketing sektörü içinde büyük çaplı “dolandırıcılık” ifadesinin kullanılması isabetli bir seçim olamaz mı?
İnternet üzerinden para kazanma, bir butona "tıkla hemen kazan" gibi sloganlar, sosyal yardımlaşma sistemi, benzeri kazanç sistemlerine başlangıçta çok küçük ödemeler ile üye olabiliyorlar. Bu yüzden Network Marketing sistemini kullanıp olağanüstü kazançlar elde etmeyi amaçlayan düşüncelerden hareketle büyük kayıplara-mağduriyetlere maruz kalabiliyoruz…
Sistemin işleyişi
Ülkemizde zaman zaman rastlamaktayız ki, yabancı bir oluşum veya bir grup, bir yazılım veya sistemle gelir. Network Marketing sistemi veya organizasyonu altında faaliyetlerine başlarlar. Yakın geçmişte, şimdi ismini zikretmek istemediğim bu gibi şirketleri çokça duyduk. Bu ulusal veya uluslararası bir firma olabilir. Oluşumlarını tamamlayarak büyük reklamlarla, tanıtımlarla faaliyetlerine başlarlar. Bu iştah açıcı tanıtımlarla insanın tamahını artıracak şekilde sürekli kamuoyuna pompalarlar. Tanıtım ve şöhretlerini artırmak için yapılan çalışmalar aşağıda yer almaktadır:
2 ila 6 ay kadar öncesinden sistem hazırlığı yapılır, yazılımlar, WebPage hazırlaması, reklam, tanıtım çalışmaları yoğun şekilde yapılır. Sonrasında,
- Çok ciddi bir imajla Network Marketing organizasyonu gibi ortaya çıkarlar, ellerinde esas olarak sadece bir yazılım programıyla çalışmaya başlarlar (2 – 4 ay süre),
- Bu sistemlerde herhangi bir üye altına üye kaydetsin ya da kaydetmesin, yeni kollar oluştursun ya da oluşturmasın yüksek üyelik aidatı alırlar ve doğal olarak geri ödeme vaatlerini de büyük tutarlar. Örneğin, garantili garantisiz yüksek faiz ödemeler yapılacağını taahhüt ederler. Hatta bu ödeme/getiri/bonuslar için öyle rakamlar telaffuz edilir ki, ülkemizin ekonomik koşulları ile kıyaslandığında yatırılacak para, geri ödeme süresi ve ilave kar paylarını düşünen vasat bir insan bunun çekiciliğine hemen kapılır. İştahını kamçılayarak eş-dosttan başlayarak üye kazandırmaya çalışırlar. Zaten sistemin birinci yakıtı üyelerin referansları/tavsiyeleri ile yakın çevreleri-akrabalar sonra arkadaş grupları, ve eğitim düzeylerine göre, internet erişimindeki kontaklarla da birlikte giderek genişleyen bir hedef pazar halkasına ulaşırlar.
- Büyük bir TITAN dolandırıcılığı için muazzam bir çekicilik – attraction- oluşturmak gerekiyor. Bunun için ülkemizde ve dünyada yasal-meşru ya da illegal sektörlerde karlılık oranlarını hayrete düşüren bir KAZANÇ PLANI sunarlar. Ancak bu tür yapıların teklif edip önerdikleri kazançlar/getiriler yalnızca ekran üzerinde büyür. Ödemeleri toplam miktarlarla kıyasladığımızda çok küçük bir kısmının geri ödemelerde kullanıldığı görülür.
- Somut olarak ifade edebilecekleri ya da gösterebilecekleri ÜRÜN/ÜRÜNLER/HİZMET yoktur. Şirket tanıtımı, yöneticilerin tanıtımı ve şirket adresleri gibi olması gereken zorunlu bilgiler yoktur ya da sürekli geçiştirilir. Bu tür yapılanmalarda, sadece psikolojik ALGI ve LAF SALATASI en belirgin sermayeleridir.
- Böylelikle ilk halkadaki ödemelerin artışı ile hesaplar büyür fakat üyelerin çekebileceği meblağlar bu ödemelerin çok az bir kısmını oluşturur. Birinci halkadaki üyelik aidatlarının geri ödemelerinde sorun yaşanmaz, hatta ilk karlılık düzeyini yakalayan ve kazancı elde eden üyeler kendilerini işe öyle kaptırır öyle odaklanırlar ki, yakınlarına ilk zamanlar anlatmakta çekimser kaldıkları sözüm ona “kazanç deryasını” yakın ve uzak çevrelerine iştahla anlatmaya başlarlar, kendi üyelerini artırmaya çalışırlar (2 – 4 ay süre).
- İkinci halka üyelik aidatları tamamlanır, geri ödemeler yine durağan seviyede devam eder. Kısmen de olsa geri ödemelerde azalmalar görülebilir. Fakat bu toplam işlem hacmi içinde önemsenmez ve dikkat çekmez. Çünkü üyelerimiz yüksek kazancın büyüsündedirler hala. (2 – 4 ay süre).
- Üçüncü halkaya üyelik aidat alımları başlamadan, bu oluşumdakiler “havayı koklarlar” ortalıkta işlerine mani olabilecek, ülkede “mücbir sebepler-force major” olmadığı sürece yasal, ekonomik, sosyal, siyasi ve kendi tanıtımlarının verimliliği konusunda olumsuz bir gelişme görmediklerinde bir kez daha yine yüksek üyelik aidatlarını toparlarlar (2 – 4 ay sürer). Ancak bu halka sonrasın da geri ödemeler hemen hemen yarıya düşer.
- Son halkada “geriye ne kaldı” diye bakmaya başlarlar ve hesabından toplayabildiklerini alırlar. Ancak bu son halkadan bir önceki halkadakilerin dönüşü mümkün değildir. Süreç işlediği sürece yine aynı şekilde moral pompalanmaya devam ederler (1 – 2 ay sürer). Ancak bu süreçler devam ederken ikinci halka üyelik aidatlarının geri ödemelerinden başlayarak sonrasındaki bütün geri ödemeler aksamaya başlar. Ve sonlara gelindiğinde ise;
- Sistem bakıma alınır,
- Sonlara doğru üçüncü halka üye aidatlarından ya da şirket içinden ortaklar ve/veya yöneticiler tarafından şirkete ilişkin şayialar yapılmaya başlanır,
- Şirket dışından, azalan geri ödemelerden kaynaklanan hoşnutsuzluklar aleyhte şayiaları artarak devam ettirir,
- Yapılan faaliyetin bir dolandırıcılık olduğunu gören, takibinde olan sivil toplum kuruluşları, devlet kurumları, üst düzey kamu görevlileri, gazeteciler veya münferit veya toplu şikâyetleri bir üst makamlara bildirirler. Şirket, yoğun şikâyetlere maruz kalır ve medya da gündeme getirilir. Tabi sonrasında üst yönetim başta olmak üzere çekilmeler, kopmalar hızlanır. Üyelerin önemli hatta yarısından fazlasının yatırdıkları sermayenin ancak %20-50 sinin geri ödemesini alamadan sistem-oluşum nihayetlenmiş olur.
Sonraki süreçlerde mağdurlar yığını ile birlikte adliye ve emniyete gidişler hızlanır ama her nedense fırsatçılar aleyhine örnek teşkil edebilecek, kamuoyunun vicdanını rahatlatacak cezai müeyyideler uygulanmaz. Çünkü bu sistemi hazırlayıp uygulayanlar, ülkemizin ticari mevzuatını ve özellikle Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu çok iyi incelemişlerdir. Yasal boşlukları kendileri için çok iyi değerlendirirler. Özellikle ülkemizde henüz kurumsallaşmasını tamamlamamış Network Marketing şirketlerine ilişkin, batıdaki emsallerine göre gelişmiş kurum ve kurallar olmadığından yasal, adli, idari ve teknik eksikleri iyi birşey olarak görür ve yararlanırlar.
Bu arada ana hesap muazzam büyüklüklere erişmiştir. Nihai büyüklüklere erişen kazançlarından üyelerin hesaplarına geçen miktarlar giderek küçülür. Zaten başlangıç geri ödemeleri dışında sonradan gelen üyelik aidatları sürekli artmaktadır. Artan reklam tanıtım ve referansların çoğalmasından dolayı. Geri ödemeler ancak toplam biriken paranın çok az bir oranına tekabül eder. Maksat üyelik aidatları toplam gelirini maksimize etmektir. Bu heybenin büyüklüğüne yani bu işi kuran yapının öngördüğü rakamsal büyüklüğe göre değişebilir. Toplamda 5-6 aşamalı olan süreç ortalama 10 ay ile en fazla 2 sene süren bir zaman diliminde başlar ve biter. Bu süre daha da kısaltılabilir ancak 2 seneyi aşması çok zordur.
SONUÇ:
Sömürülen, tüketilen, bitirilen birçok insanın hayalleri ve umutları. Bu senaryo ülkemizde son 30 yılda tekrarlanıp duruyor. Peki, niye her seferinde insanlarımız bu aldatmacaya kapılıyor ve aynı mağduriyetleri sürekli yaşıyor. En temel nedenlerinden birisi bu tür titan yapılanmaların çoğunun yurt dışı kökenli olmalarıdır. Gerçi yurt içi oluşumlarda vardır ancak büyük çaplı titanvari vurgunlar ya yurt dışı kökenli şirketlerdir ya da ortakları/üst düzey yöneticileri yurt dışındadır. Neden böyle olduğunu açıklamaya çalışalım:
Bu sistemlerin hangi ülkede ve nasıl bir hukuki statü ile kuruldukları fazlaca bilinmez, araştırılmazlar. Çünkü bu şirketlere katılım yoluyla sönen umutlarını alevlendiren bir kitle vardır. Bu kitlenin önemli kısmının da eğitim seviyeleri ülke ortalaması düzeyindedir. Ne önlerine konulan İngilizce metinleri -gerçi metinlerin Türkçeye çevrilmiş olanları vardır ancak her iki metin arasında büyük çelişkileri bir uzman görebilir- anlamaları mümkündür ne de yeterli ulusal ve uluslararası mevzuat bilgisine sahiptirler. Özellikle de yüksek üyelik aidatlarını yatıran küçük yatırımcılar sadece ufak birikimlerinden elde edecekleri ilave refahın iştahına kapılmışlardır. Bu tür yapılanmaların önemli bir kısmı Avrupa’da, Amerika Birleşik Devletlerinde ya da özellikle uluslararası ekonomik, ticari sistemle entegre olmamış, Dünya Ticaret Organizasyonuna katılımı gerçekleşmemiş Karayıp veya uzak Asya ülkelerinde kurulan, ancak faaliyetlerini ülkemizde yürüten şirketlerdir.
Asya veya Avrupa’da kurulsa dahi bu şirketler veya yapılar, ülkelerinde açtıkları şubelerini veya iş yerlerini birer genel müdürlük gibi tanıtırlar. Bu işyeri üzerinden diğer ülkelerde temsilciliklerini kurarlar (yasal veya yasal olmayan şekliyle tabela ofisleri). Asıl gelir ettikleri kaynak ülkede (örneğin ülkemizde) açtıkları örtülü firmalardır.
Ülkemizde açtıkları şirket birimi/birimlerinin genelde ticaret sicili, vergi kayıtları, belirgin bir ikametgâhı yoktur. Şirketin idari yapısı, işleyişi, prim hak edişlerinin hesaplanması, primlerin üyelerin hesaplarına aktarılması açık değildir ve mevzuat hükmüne göre yaslandırılmamıştır. Dolayısıyla, bu şirketlerle adli bir sorunla karşılaşıldığında, haklarınızı aramak için;
- Davayı nerede açacaksınız?
- Şirketin kuruluş yeri başka bir ülke olduğu için, yasal merkezinin –Legal Head Office- veya İş Yeri –Permanent Work Place- olduğu ülkenin ve uluslararası ticaret ve ekonomik hukuk sisteminin mevzuatına hâkim bir avukat tutabilecek misiniz? Veya uluslararası üst Yargı sistemlerine TAHKİM –Arbitration- e gidebilecek misiniz?
- Şirketin kurulduğu ülkenin uluslararası anlaşmaları ve ülkemizle ikili Ticaret, Ekonomik ve Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları var mı? En önemlisi, bu ülke uluslararası İnterpol’e üyemi ve ülkemizle Suçluların karşılıklı İade Anlaşması var mı?
- Özellikle Karayıp veya uzak Asya menşeli bir şirket ise, ödemeleri PayPal ile değil, yaygın kullanılan banka sistemleri ile yapılmakta mıdır? Doğrudan hesaplarınıza aktarılmakta mıdır?
Bu soruları uzatmak mümkün, fazla kafanızı karıştırmadan her biri ayrı özel bir uzmanlık alanı olan yukarıdaki soruların cevaplarını bulmak oldukça zordur. “Peki Ne Yapmamız Gerekiyor” diye sorabilirsiniz.
Basitçe, size uzatılan bu tür “havuca” kanmadan önce düşünün, tartın, ölçün ve en azından benzer ya da aynı yoldan mağdur olan birini bulursanız şansınız daha da artacaktır. Ama en önemlisi de, böyle bir Network Marketing ya da Multi Level Marketing sisteminin olmazsa olmazı tanıtım ve eğitimdir. Yani, bu sistemle size para kazandıracağını söyleyen birisi size gerçekten doğru şeylerimi anlatıyor, gireceğiniz işin eğitimini mi veriyor? Tanıtımını yapıyor mu? Yoksa hemen kısa yoldan zengin olacağınızı mı anlatıyor? Size doğruca sistemi, şirketi, ürünü-hizmeti anlatan, tanıtan ve eğitimini veren birisi doğru adres olacaktır. Unutmayın! En ucuz peynir fare kapanındadır.
Size bereketli ve bol kazançlar dilerim…
Anahtar Kelimeler: Network , Network Marketing , Network Marketing İllegal Şirket , Network Marketing Legal Şirket , Network Marketing Şirketleri , Network Marketing Nedir , Özgür Bilge , Network Marketing Yasal Mı , Network Marketing Sektörü , Dolandırıcılık , Titan , Saadet Zinciri