Bilge bir insan şöyle der:
“İnsanlara bir şeyin nasıl yapılaması gerektiğini söylemeyin. Yapılmasını istediğiniz şeyin ne olduğunu söyleyin ve yaratıcılıkları ile sizi nasıl hayran bırakacaklarını görün.”
Öncelikle yaratıcılık ile ilgili kısa bir açıklama yapacak olursak,
Yaratıcılık, kişilerin doğuştan getirdikleri bir özelliktir. Her insanda az veya çok bazı yaratıcı belirtiler ve özellikler vardır.
Yaratıcılık, sınırları olmayan, geliştirilebilen bir eylemdir. Öğrenilmez fakat uygun koşullar sağlandığı takdirde geliştirilebilir.
Dediğimiz gibi her insanda az ya da çok yaratıcılık özelliği vardır, önemli olan bu yaratıcılık özelliğini açığa çıkarmak, bir sanat olarak bunu somut verilerle ortaya koymak, emek ve zaman ayırmak gibi birçok unsuru yerine getirmekle anlam ifade eder.
Sizin doğuştan gelen çok zeki ve yaratıcı özelliğinizin olduğunu düşünün, eğer bu hazineyi bir mücevher ustası şeklinde ortaya çıkarıp işlerseniz işte o zaman paha biçilmez bir ürün olarak ortaya çıkar; ama bu hazineyi işlemez ortaya çıkarmazsanız bir anlamı olmaz ve işlenmemiş bir elmas gibi işe yaramaz bir taş olarak kalır.
Dünya da yaşanan tüm olay ve olguları ortaya çıkaran, yapan, yöneten, şekillendiren bilimsel ve yaratıcı tüm unsurları keşfeden o muhteşem varlık tabi sadece insandır.
İnsan istedikten sonra dünyevi olarak yapamayacağı hiçbir şey yok yeter ki o istek olsun ve isteğini eyleme döksün.
Başarısız insan yoktur iş bilmeyen, yeteneklerini açığa çıkarmak için çaba göstermeyen, bilgi ve iş öğrenmede kaçınan, tembelliği meslek edinen insan vardır.
Başınızı iki elinizin arasına alın ve düşünün siz kimsiniz, potansiyeliniz nedir? Dünyada neler yapabilirsiniz, geçmişte milyonlarca yıl süre gelen, insanların imkânsız dedikleri birçok şeyin günü gelince tek bir insan tarafından denendiği, cesareti ve yaratıcı düşüncesinden dolayı onu başardığını göreceksiniz. Sizin de yapmanız gerek sizdeki potansiyeli harekete geçirmek ve sergilemektir.
Şimdi yapmanız gereken eğer yaratıcılığınızı daha ortaya çıkaramadınızsa içinizde can çekişen, son nefesini vermek üzere olan ruhunuza suni teneffüs yapıp ona bir hayat öpücüğü vermek, işte o zaman göreceksiniz ki o öpücük önünüzü açacak ve sizi geçmişe daha güvenilir ve sağlam adımlarla sağlam bir köprü kuracaktır.
