Yapı Dünyasının Bilgi Merkezi, Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) tarafından hazırlanan, 21 yıldır düzenli olarak yayımlanan, Türk yapı sektörünün 2015 karnesini geniş ve kapsamlı analizlerle değerlendiren, Türkiye ve dünya ekonomisindeki gelişmeler ışığında yeni mevzuatlara, gelecek beklentilerine ve hedeflerine yer veren, "Türk Yapı Sektörü Raporu 2015", "Ekonomistler Türk Yapı Sektörünü Değerlendiriyor / Türk Yapı Sektörü 2015 Analizleri ve 2016 Öngörüleri" toplantısı ile açıklandı.
Yapı-Endüstri Merkezi, (YEM) her yıl hazırladığı “Türk Yapı Sektörü Raporu”nu bu yıl ekonomistlerin geleceğe yönelik değerlendirmesiyle birlikte açıkladı. 25 Şubat 2016 Perşembe günü Yapı-Endüstri Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte, Ekonomist; Ali Ağaoğlu, Mahfi Eğilmez ve Mustafa Sönmez, raporu 2016 yılına dair ön görüleriyle beraber değerlendirdiler.
2016 yılı öngörüleri, büyüme ivmesi, gayrimenkul sektörü, inşaat malzemeleri sanayisine ait üretim, tüketim, ihracat ve ithalat büyüklükleri gibi çok çeşitli verinin önceki yıllarla karşılaştırmalı olarak analiz edildiği ve raporun açıklandığı toplantıya, yatırımcılar, mimarlar, gayrimenkul sektörü temsilcileri ve yapı sektörünü temsil eden kurum ve sivil toplum örgütlerinin yöneticileri katıldı.
İNŞAATTA BÜYÜME TATMİN EDİCİ DEĞİL
Toplantının açılış konuşmasını yapan Ekonomist Dr. Can Fuat Gürlesel, Türkiye'de inşaat sektörünün 2015 yılında beklentilerin üzerinde büyümesine rağmen çok tatmin edici bir büyüme gerçekleştiremediğini belirtti.
Türkiye GSYH değerlerinde yüzde 3,4 oranında büyüme yaşandığı 2015 yılının ilk 9 aylık döneminde inşaatta yüzde 0,4, gayrimenkulde yüzde 3,3'lük oranda büyüme görüldüğünü dile getiren Gürlesel, yakın ve komşu ülkelerle ilişkilerdeki bozulma ve ekonomik yavaşlamanın inşaat malzemeleri ihracatını önemli ölçüde etkilediğini söyledi.
Dünya inşaat harcamaları büyüme oranının 2016 yılında yüzde 4 ve 10,1 Trilyon Dolar seviyesinde olacağı öngörüsünü paylaşan Gürlesel, “2016 yılında inşaat sektörü için yüzde 2,5-3'lük büyüme beklentimiz var. İnşaat malzemeleri iç pazarda yüzde 2'lik büyüme, dış pazarda ise 16,5-17,5 Milyar Dolar arasında ihracat öngörümüz var” diye konuştu.
KONUTA TALEP DEVAM EDECEK
Ekonomist, yazar Mahfi Eğilmez, 2015 yılının dünya ve Türkiye için parlak bir yıl olmadığını kaydederek 2015'in en ciddi etkilerinden birinin Türk Lirası'nda yaşanan yüzde 25 oranındaki değer kaybı olduğunu ifade etti.
İşsizliğin çift hanelerde olduğuna dikkat çeken Eğilmez, 2016'da işsizlik oranında fazla gerileme beklemediğini belirtti. İşsizlikle birlikte istihdam da artış olduğuna vurgu yapan Eğilmez, nüfusun sürekli artış eğiliminde olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin 2016 yılında yüzde 4 civarında büyümesini beklediğini belirten Eğilmez, asgari ücret artışının ekonomiyi canlandırıcı etkisinin olacağını ve bunun yapı sektörünü olumlu etkileyeceğini söyledi.
2016'da enflasyonun yüzde 9 civarında kalmasını beklediğini kaydeden Eğilmez, Türk Lirası'nın dolar karşısında yüzde 12 civarında değer kaybetmesini beklediğini vurguladı.
Faizlerin düşmesiyle yatırım yapılacak alanın kalmadığını kaydeden Eğilmez çoğu kişinin tasarruflarını çözüp bankadan kredi alarak gayrimenkule yöneldiğini söyledi.
Eğilmez, "Konuta talep devam edecek. Faizler böyle durduğu sürece insanların alternatif imkânı olmadığı müddetçe konuta talebin devam etmesini bekliyorum" diye konuştu.
2010'DAN BERİ İSTANBUL'DA KONUT FİYATLARI YÜZDE 86 ARTTI
Ekonomist, yazar Mustafa Sönmez, Türkiye ekonomisinin 2015 yılında tahminen yüzde 4 oranında büyüdüğüne dikkat çekerek Türkiye gibi işsizliğin yüzde 10 civarında olduğu bir ülkede bu büyüme oranının yeterli olmadığını belirtti.
Sönmez sözlerini şöyle sürdürdü: "Yüzde 3-4 büyüme oranıyla Türkiye yetinemez, bu oranı mutlaka yüzde 5-6 seviyesine çıkarmamız lazım. Türkiye'nin yüzde 4 büyümeyi nereden sağladığına baktığımızda inşaatın önemli katkı sağladığını düşünüyorum. Yatırım ve şantiye aşamasında çok ciddi hareket olmasa bile stokların eritilmesi, satılması ve emlak hareketi açısından önemli yer tuttuğu kanısındayım. Son yıllarda konut satışları sadece barınma amaçlı konut alımları değil, konutu yatırım aracı olarak görüp üzerinde getiri sağlamaya dönük ciddi bir talep söz konusu.
İllere göre konut fiyatlarına baktığımızda İstanbul'un çok ciddi şekilde ayrıştığını görüyoruz. Merkez Bankası'nın konut fiyat istatistikleri bize İstanbul'da konut fiyat artışlarının Türkiye ortalamasından epey yüksek olduğunu gösteriyor. 2015 yılında yaklaşık yüzde 26 nominal konut fiyat artışı olduğu görülüyor. 2015 yılında dolar yüzde 24 civarında değer kazanırken konut yüzde 26 civarında değer kazandı. Merkez Bankası'nın fiyat istatistiklerini tutmaya başladığı 2010 yılından beri İstanbul'da konut fiyat artışı yüzde 86 seviyesinde. Böyle bir getiri başka hiç bir şeyde yok. Yarı yarıya nakdi olan bile konut kredisi kullanarak konuta yatırım amaçlı yönelebiliyor.
Konutun yatırım aracı olarak görülmesi ve bu yönden talep alması önemli bir eğilim. Bu eğilimin sürmesi ihtimali de yüksek gözüküyor." Türkiye'nin iç talebe yönelmek durumunda kalacağını bildiren Sönmez, konut ve inşaat sektöründe yatırım amaçlı konut talebinin devam etmesini beklediğini belirtti.
EN İYİ YATIRIM EN İYİ SAVUNMA ARACI: KONUT
Finansal Piyasalar Uzmanı ve Yazarı Ali Ağaoğlu da "İnşaat sektörünü, yılın ilk 9 ayında sadece % 0,4 ile oldukça sınırlı bir büyüme göstermesine ve genel ekonomik büyümenin altında kalmasına rağmen 2015 yılında konut satışları % 10,6 artarak 1,29 Milyona ulaştığını söyleyerek beklentileri aşarak tüm zamanların satış rekorunu kırdığını belirtti.
Ağaoğlu ‘’Halkımız için konutun halen en önde gelen “yatırım enstrümanı” olması, ekonomideki belirsizliklere karşın en iyi “savunma aracı” olarak algılanması bu rekoru getirdi ‘’ dedi. Ağaoğlu, yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinin küresel “büyüyememe” sorunundan doğrudan etkilendiğini, dış politikada yaşanan gerilimlerin de inşaat malzemeleri ihracatını olumsuz etkilediğini göründüğünü dile getirdi.
Ağaoğlu, önümüzdeki dönemde turizm, tekstil, enerji sektörlerinde yaşanan olaylardan dolayı bankacılık sektöründe karşılıklarda esnetilme beklendiğini belirtti. Ağaoğlu, bankacılık sisteminin eski sıkışmış yerinden birazcık gevşediğinde bir miktar kaynak aktarabilir hale geleceğini ifade etti.
Dolar/TL kurunda 3,14-3,16 bandının üzerine çıkılması durumunda bir miktar sorun yaşanabileceğini kaydeden Ağaoğlu, yeni merkez bankası başkanının kim olacağı konusunun önümüzdeki dönemin kilit konusu olacağını söyledi.
Fortuneturkey
Anahtar Kelimeler: konut , Yatırım , Yapı-Endüstri Merkezi , Yapı , En İyi Yatırım Aracı