Bir restoran-kafe açma hayalinizin hayal kırıklığına dönüşmemesi için tasarımda nelere dikkat etmelisiniz? İşte uzmanlardan birkaç tavsiye…
Farklı üniversitelerde mimarlık eğitimi alan iki genç mimar Selen ve Akgün çifti, ortak noktaları olan bir müzik aktivitesi sırasında tanışıyorlar. Sadece müzik aktivitesi değil, bugün birlikte yaptıkları iş ve birlikte paylaştıkları hayat da onların ortak noktası. Selen Selviler Özüekren, mimarlık fakültesindeki eğitiminin üzerine grafik tasarımı da ekleyerek farklı bir yönünü keşfederken, Barış Akgün Özüekren mimarlık eğitiminden sonra endüstriyel tasarım okuyarak devam etmiş. Eğitim hayatından sonra Selen Selviler Özüekren arkadaşlarıyla birlikte 2005 yılında Karbon’un temellerini atıyor. Barış Akgün Özüekren ise önceleri amcasının mimarlık ofisinde çalışıyormuş. Kentsel projeler, arkeolojik kazılar derken 2007 yılında her ikisinin yolları Karbon’da kesişiyor. Karbon Görsel İletişim ve Mimarlık Hizmetleri 2005 yılından bu yana farklı sektörlerdeki firmalara marka oluşturma ve geliştirme, iç mekan tasarımı, iletişim tasarımı gibi konularda danışmanlık hizmeti veriyor.
Selen Selviler Özüekren ve Barış Akgün Özüekren çalışmalarında “estetik”, “ fonksiyonel” ve “ekonomik” tasarım anlayışından yola çıkıyor. Karbon, hayatın temel yapı taşı olması nedeniyle şirket adı olarak seçilmiş.
Şirket Beyaz Fırın, Emek Pastanesi, Melodi Çikolata, Centrum Toplantı Hizmetleri, Tay Mum ve Plus Kitchen gibi pek çok firmaya danışmanlık hizmeti veriyor. Özüekren çiftinin yaptığı birkaç işi gördüğünüz zaman başarılarının canlı yansımasını çok daha net görüyorsunuz. Örneğin Zorlu Center’daki Plus Kitchen, farklı konsepti ile şimdiden müdavimlerini yaratmış durumda.
Selen Selviler Özüekren ve Barış Akgün Özüekren, başarılı bir mekanın olmazsa olmaz unsurlarının “konum, atmosfer ve iletişim” olduğunu belirtirken; yaşadıkları deneyimlerden yola çıkarak restoran veya kafe işletmelerinde en çok yapılan hataları ve dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.
1) Mekanınızı seçerken mutlaka uzman desteği alın.
Restoran veya kafe için uygun yerler bulunduğu zaman mimari ekibin görüşünün alınması sizi kötü sürprizlerden korur. Özellikle, ilk defa restoran işletecekler bazı hususları atlayabilir. Seçilen mekanın arabalı veya yaya ulaşımına uygunluğu, bahçe kullanımının yasal ve mevzuat açısından uygunluğu; mutfak kurulumuna, depo, soğuk hava, personel alanları oluşturmaya elverişliliği dikkat edilmesi gereken noktalardan sadece bazılarıdır. Mimari ve yaratıcı ekiplerin kiralamadan önce mekanı incelemesi daha sonra yaşanacak sorunların önceden çözülmesini sağlar.
2) Her bir basamak cironuzdan yüzde 10 kaybettirir.
Mekanların konumlarının önemli olduğu biliniyor. Ancak restoran veya kafeler, en işlek caddelerin üzerinde yer alsalar bile düzayak girişler doğal bir sirkülasyon için önemlidir. Basamaklarla inilen/çıkılan mekanlarda trafik yüzde 10’a kadar fark edebilir. Açacağınız mekanın yol/kaldırım ile hemzemin, düzayak bir girişi olması her zaman avantajdır.
3) Logo renginin her yerde kullanılması sanılanın aksine markanın görünürlüğünü artırmaz.
Mekanlardaki renk kullanımı hem tasarımı hem de aydınlatmayı etkiler. Özellikle, logoda kullanılan renkleri mekanın her noktasına taşımak sıkça yapılan bir hatadır. Logonun öne çıkabilmesi için onu tamamlayan mekanın renkleriyle rol çalmaması gerekir. Bu noktada kimlik kılavuzunda belirlenecek dört-beş yardımcı renkle kontrast yaratmak çok daha iyi bir sonuç verir. Özellikle, gıda alanında soğuk renklerden ziyade istek ve heyecanı körükleyen canlı veya sıcak renkler tercih edilmeli, ya da soğuk renk paleti içerisine sıcak bir renk eklenerek hareketlilik yaratılmalıdır.
4) Kullanılan renkler ve malzemelere uygun aydınlatmaları tercih etmek kazandırır.
İster restoran ister süpermarket olsun gıda sektöründe kullanılan aydınlatmalar ürünlerin canlılığını ve albenisini artırmalıdır. Ahşabın kullanıldığı bir yerde soğuk ışık veren aydınlatmalara yer verilmesi malzemenin sıcaklığını yok ederek uyuma zarar verir. Sıcak aydınlatma ile ahşabın uyumu ise ambiansın etkisini güçlendirir. Kullanılan malzemeler ile ışığın mekanın konseptine uygun bir şekilde örtüşmesi gerekir. Kuvvetli bir ambians yaratmak ve yaşatmak için günün her saatinde ayarlanabilir bir ışık düzeyi yakalamak gerekir. Restoran ve kafelerde aydınlatmalar masaüstünden, duvar apliklerine ve tavanda gizli ışıklara kadar çeşitli olmalıdır. Günün her saatine uyumlu olarak ayarlanabilmelidir. Havanın kapalı olduğu bir günde, mekanın içerisindeki direkt aydınlatmaların düzeyini yükseltmek mekanı ferahlatır. Akşama doğru ise müzik ile birlikte mekanın havası değiştirmek için direkt aydınlatmalar kısılabilir.
5) Mobilya seçiminiz konseptinize uygun olmalıdır.
Mekanın kurgusu ile uyumlu mobilyalar tercih etmek önem taşır. Özgün bir kurumsal kimliğe sahip bir marka mekan tasarımında özgünlüğünü devam ettirmelidir. Malzeme seçiminde taklitlerden sakınmalı olabildiğince kimliği ile örtüşen ürünleri kullanmaya dikkat etmelidir. İmitasyon ürünler imitasyon bir marka imajı yaratırlar. Kimliğe uygunluğun mekanın her noktasında korunması gerekir.
6) Dışarıya koyduğunuz masa adedini iyi hesaplayın.
Kapının önüne konulan masaların çokluğu mekanın içinin görünmesini engeller. Amaç ise müşterinin içeriye girmesini sağlamaktır. Mekanın önünü kalabalık göstermek yapılan yanlışlardan bir tanesidir. Dışarıya az sayıda ve küçük sandalye ve masalar konularak müşteri içeriye davet edilir.
7) Dikkat çekmesi istenilen ürünlerin etrafını sadeleştirin.
Her restoran veya kafenin öne çıkarmak istediği ürünleri vardır. Diğer ürünler ile aynı pakete veya gramaja sahip ürünlerin dikkat çekmesi oldukça zordur. Onun yerine kasa önünde insanların tercih edebileceği ve yiyebileceği porsiyonlarda ve özel paketlerde ürünler sunulmalıdır. Ürünlerin insanların hem hediye edebileceği şık ambalajlar içerisinde hem de yanlarına alıp götürebileceği porsiyonlarda olması tercih edilmesini sağlar. Özellikle, yılbaşı, sevgililer günü, anneler günü gibi özel günlere uygun paketlerin hazırlanması ürünün tüketimini artırır.
8) İflasa kadar işletmeye devam etmek ya da sadece fiyat rekabeti ile günü kurtarmaya çalışmak hazin bir sona davetiye çıkarmaktır.
Yeni açılan bir mekanın ilk 8-10 ayı içerisinde belirli bir rutine girmesi gereklidir. İlk altı ay içerisinde mekan personel gideri, elektrik-su gibi giderlerini, ekipman maliyetlerini karşılamadıysa ve ileriye doğru bir vaadi yok ise kriz yönetimi yapılmalıdır. Menü, lokasyon gözden geçirilmeli, mekanın görünürlüğü artırılmalıdır. Belirli bir rutin var ama kâra geçilemiyorsa lokasyonda sıkıntı yoktur. Bu noktada fiyat rekabetinden uzak durulmalıdır.
Kaynak: Fortune
Anahtar Kelimeler: Mekan Açmak , Mekan Nasıl Açılır , Mekan Açmak İsteyenlere Tavsiyeler , Klasik Ticaret , Girişimci , Girişimcilik