Genç girişimci Canan Döşlü, yaratıcısı olduğu kidimami’yi, girişimcilik hikayesini ve gelecek planlarını hürriyete anlattı. İşte bir başarı hikayesi ve süreci...
“Başlangıçlar zordur” diyorsunuz. Sizin hikayeniz nasıl başladı?
Her hikaye tek bir sözcükle başlar. Benim hikayem de "girişimcilik" kelimesini keşfetmemle birlikte başladı. Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nde okurken ve mezuniyete adım adım yaklaşırken “Beni mutlu eden ne?” sorusuna verdiğim yanıtın mühendislik olmadığını fark etmiştim. Matematik modeliyle değil rol modellerimle iletişim kuracağım bir yaşamın arayışına geçtim ve kendimi girişimcilik dünyasının içinde buldum.
Bu arayışın bir noktasında yolum Girişimcilik Vakfı ile kesişti ve bu nokta, hayatımın dönüm noktası oldu. Vakıf harekete geçtiğim bu yolda güzel bir ivme kazanmamı sağladı. Katıldığım etkinlikler ve girişimci firmalarda yaptığım stajlar sonrasında da girişimciliğin, benim için ideal bir “kariyer yolu” olduğuna karar verdim. Girişimcilik hikayemin başlangıcında tohum olan hayallerim, toprağı tırmaladıkça ve suladıkça, yani bir şeyler var etmek için uygun kaynaklar bulup sonuna kadar çabaladıkça hayat buldu ve ilk girişimim böylece doğmuş oldu.
Endüstri mühendisliğinin ardından çok farklı bir noktada olabilecekken kendinizi, dilediğiniz şeyleri üretirken bulmak nasıl bir his? Adım atmak cidden korkutucu olabiliyor çünkü.
2013 yılında, o sıralar öğrencisi olduğum bölümün ve kurumsal hayatın benim karakterime ve hayallerime uygun olmadığını fark ettiğimde "Şimdi ne yapmalı?" sorusunu tekrar tekrar sormaya başlamıştım kendime. Neyi sevdiğimi bilmesem de neyi sevmediğimi fark etmek, ilk adımı atmak için güzel bir başlangıç noktası oldu.
Aslına bakarsanız, ilk adımı atmanın korkutucu olmasının da ötesinde sonraki adımlar için cesur ve güçlü olmak gerekiyor. Çünkü çevreniz sizin için “standart” görünen bir yöne doğru yol alırken, ters yöne gitmeye çalışmak insana sürekli “Ben yanlış mı yapıyorum acaba?” sorusunu sorduruyor. Ama bu noktada unutmamak gerek ki, yalnızca ölü balıklar nehrin akışına karşı koyamaz. Bu yüzden, çoğu zaman nehirle yüzleşmek ve akışını kendi yönünüze çevirmek için yılmadan çabalamak gerekiyor.
Üniversiteli dostlarımıza nasıl önerileriniz olur bu noktada? Hayatın çok başındalar. Tecrübeleriniz mutlaka yol gösterecektir.
Çok sevdiğim bir söz vardır; her insan yakın çevresindeki 5 kişinin ortalaması kadardır. Eğer yakınlarınız hayallerinizi desteklemiyorsa, çevrenizi tamamen değiştirerek yalnız kalacak olmaktan korkmayın. Yalnızca yakın çevrenizdeki beş kişiyi değiştirin, yeter. Bir diğer nokta da başarısızlıkla yüzleşmenin gerekliliği. “Başarısızlıktan korkmayın” diyemeyeceğim çünkü başarısızlık korkutur. Ancak önemli olan korkularınızla yüzleşip onu avantaja çevirebilmek. Bir bebek ortalama 200 kez düştükten sonra yürümeyi öğreniyor. Dolayısıyla, çocuk ruhunuzu asla kaybetmeyin ve başarısızlığın bir sonuç değil, sonucunda faydalı dersler çıkardığımız bir süreç olduğunu unutmayın. Ve son olarak, herkesin doğrusu sizin için doğru olmak zorunda değil. Başkalarının doğrularına hayır demekten korkmayın ve kendi doğrularınız için harekete geçin.
İnsanlara kendilerine fayda sağlayacakları bir alan yarattınız “kidimami” ile. Nasıl gidiyor?
kidimami; tüketmek yerine paylaşarak aile içi ekonomiyi desteklemek ve geri dönüşümü teşvik etmek amacıyla başladığımız bir girişim. Özetle, yeni ve iyi durumdaki bebek çocuk ürünlerinin paylaşım platformuyuz. kidimami ile hem ebeveynlerimiz artık kullanmadıkları ürünleri satışa sunabiliyor ve bu ürünlere çok uygun fiyatlarla sahip olabiliyorlar hem de girişimcilerimiz kendi markalarını ve/veya el emeği ürünlerini tüm Türkiye'ye ulaştırma fırsatı yakalıyorlar. kidimami'de paylaşılanlar, yalnızca bir ürün değil. Her ürün, içinde kendi hikayesini barındırıyor. Bir bebeğin ilk adımını attığı ayakkabısı, ilk gezmesine çıktığı bebek arabası, ilk seyahatine çıktığı oto koltuğu, ilk doğum gününü süsleyen hatıralar... Hamile bir annemizin miniğini taşıdığı elbisesi, annelerimizin yardımına yetişen, ebeveynliği kolaylaştıran ürünler... Kısacası tüm ilkler ve en özel anılar başka bir bebeğin ve ebeveynin hayallerini süslemek için yola çıkıyor. Bu da, yaptığımız işi bizim için çok daha güzel ve anlamlı kılıyor.
Bundan sonraki adımlarınız nasıl olacak? Yeni fikirler var mı?
Kadınlarımızla, girişimcilerimizle ve özellikle girişimci kadınlarımızla el ele verip güzel işler ortaya koymaktan büyük bir keyif alıyorum. Bunlardan biri, geçtiğimiz günlerde kidimami olarak sevgili Zeynep Gözübüyük ile başlattığımız #GunePozitifBasla hareketi. Yeni bir güne ebeveynlerimizin pozitif mesajlarıyla uyanmak, bu güzel enerjinin dalga dalga büyüdüğünü görmek; bu yoldaki motivasyonumuzu ve daha güzel işler ortaya koymak için inancımızı katbekat artırıyor. Yeni fikirler daima var. Önemli olansa hayata geçirebilmek. Hayata geçireceğimiz farklı projelerden de çok yakın zamanda bahsedebilmek dileğiyle.
Hürriyet
Anahtar Kelimeler: Bir Başarı Hikayesi , Canan Döşlü , kidimami